Sütaş Ege Sütçülük Projesi Tire Entegre Tesisleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın katıldığı törenle açıldı. 80 milyon dolar yatırımla kurulan tesis, günde 1.000 ton süt işleyecek ve 850 kişiye istihdam sağlayacak.
Yatırımlarını sürdüren Sütaş, Güney Marmara ve Orta Anadolu Sütçülük Projeleri’ne, şimdi de Ege Sütçülük Projesi’ni ekledi. İzmir Tire’de yapımı tamamlanan Sütaş Ege Sütçülük Projesi Entegre Tesislerinin açılışına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile milletvekilleri katıldı.
“Sütten kazandığımızı yine süte yatırıyoruz”
Açılışta konuşan Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, 41 yıldır sadece sütçülük yaptıklarını belirterek, “Sütten kazandığımızı yine süte yatırıyoruz. Süt aşkı’yla, Türkiye aşkıyla yatırımlarımızı sürdürüyoruz” dedi.
80 milyon dolarlık Tire yatırımıyla toplam yatırım tutarlarının 620 milyon dolara ulaştığını bildiren Yılmaz, gelecek beş yıl içinde 250 milyon dolar daha yatırım yapmayı planladıklarını açıkladı.
Tire Entegre Tesislerinde 850 kişinin çalışacağını, 8 bin üretici aileye ise aylık düzenli gelir elde etme imkanı getirileceğini belirten Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:
“Bölgeden alınacak süt için üreticilerimize yılda 420 milyon TL ödeme yapacağız. Süt toplama, mamul sevkiyatı, yem hammadde temini ve dağıtımı için toplam 150 araçlık bir filo çalışacak. Günde 1.000 ton süt alımımız yılda 100 bin dekarda 125 milyon TL değerinde bitkisel üretimi gerektirecektir.”
“2 milyar dolar TL’ye çevrildi”
Açılışta konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tesiste üniversite öğrencileri ve üreticiler için eğitim merkezinin bulunmasının da önemli bulduğunu söyledi.
Nüfusu 80 milyona dayanan, 2023 yılı için 500 milyar dolarlık ihracat hedefi bulanan bir ülkenin üretim tesislerinin artık bu şekilde, eğitim dâhil tüm unsurları kapsıyor olması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, Türkiye’nin asıl gündeminin ve meselesinin yatırım ve üretim olduğunu kaydetti.
Şu anda Türkiye’nin mücadelesinin tek bir alanla sınırlı olmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
“Terörden darbe girişimine, ekonomik sabotajdan diplomatik provokasyonlara kadar her yol ve yöntem denenerek Türkiye’nin önü kesilmeye çalışılıyor. Üzerimize ekonomik baskı uyguladılar. Çıktım şunu söyledim: Dedim ki, ‘Yastığınızın altında ne kadar dolar varsa gelin, Türk Lirasına çevirin’ sağ olsunlar, şu ana kadar benim vatandaşım yaklaşık 2 milyar doları TL’ye çevirdi.
Her birimiz kendi cephemizden, kendi sorumluluk alanımızdan mücadeleye katılmak mecburiyetindeyiz. İşçi fabrikasında en iyi üretimi yapacak, çiftçi tarlasında en iyi ürünü yetiştirecek. Esnaf ve sanatkârımız müşterilerine en iyi hizmeti verecek. İş adamımız yatırımlarını devam ettirecek, üretimi, istihdamı artıracak. Bankacılarımız en uygun finansman imkânlarını sağlayacak. Hep diyorum ya, düşük faizle işverene, girişimciye kredi sağlayacak. Yoksa yüksek faiz oranlarıyla eğer sen işverenimin karşısına dikilirsen, o zaman yatırımcı nasıl olacak da yatırımda bulunacak? Mümkün değil. İhracatçılarımız sürekli yeni pazarlar bulma, mevcutları güçlendirme peşinde olacak. Bu şekilde kendi alanlarımızda tüm gücümüzü, imkânlarımızı ortaya koymalıyız.”
Tarım ve hayvancılık ürünleri ithalatı
Türkiye’nin büyümesi, gelişmesi, kalkınması için, 2023 hedeflerine ulaşmak için adım adan, taş üstüne taş koyan herkesi desteklediklerini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
“Yaşadığımız krizlerin bize gösterdiği bir hakikat var, Türkiye olarak her alanda kendi kendimize yeten, bununla birlikte ihracat yapan bir ülke hâline gelmeliyiz. Gelir miyiz? Evelallah geliriz, hiç endişemiz olmasın. Üretimimizi, kendi tasarımımızı kendimiz yaparak, kendi teknolojimizi kendimiz geliştirerek. İleriye taşımadan bu hedefe ulaşamayız. Savunma sanayinden tarıma kadar her alanda bu yaklaşımı hâkim kılmak ve gereken altyapıyı oluşturmak zorundayız.
Türkiye gibi bir ülkenin tarım ve hayvancılık ürünleri için dışarıya milyonlarca dolar ödemiş olmasından ben rahatsızlık duyuyorum. Biz kendimizle birlikte bölgemizdeki kardeşlerimizi, dostlarımızı rahatlıkla doyabilecek potansiyele sahip bir ülkeyiz. Ancak, ihracat standartlarını karşılayacak üretim ve bunların pazarlanması konusunda sıkıntılarımız olduğu anlaşılıyor. Açılışını yaptığımız bu tesis gibi büyük kapasiteye ve modern altyapıya sahip üretim merkezlerinin sayısını çoğaltmalıyız.”
Bingöl için söz aldı
Sütaş Şirketler Grubu’nun sahipleri ile benzer tesisin Bingöl’de de açılması hususunu konuştuklarını ve kendilerinin de bu teklifi kabul ettiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mademki oralar bizim için teşvik bölgesidir, teşvik bölgelerinde de hemen adımı atarak Bingöl gibi bir ilimizde böyle bir entegre tesisinin kuruluyor olması, kurulmuş olması şüphesiz ki hem istihdam sağlayacak, hem üretim sağlayacak ve böylece oralar da ayağa kalkacaktır” ifadelerini kullandı.
“Tarımsal üretim teknoloji ile desteklenmeli”
Anadolu’da hâlâ 5-10 dönümlük tarlalarda üretim yapılmaya çalışılmasının yeterli görülemeyeceğini, tarımsal üretimin teknolojiyle desteklenmedikçe arzu edilen düzeye ulaşılamayacağını vurgulayan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
“Teknoloji yatırımı da ancak belirli büyüklüklere ulaşınca verimli hâle gelir. Traktörü yılda 1 ay kullanıp, kalan 11 ay bahçede yatırırsanız, üretimi geliştirecek yolu açamazsınız, bu mantık, mantık değil. Tarlalar boş dururken hayvan yeminin tamamını dışarıdan almaya kalkarsanız, elde ettiğiniz kazançtan memnun olmazsınız. Son yıllarda tarım ve hayvancılıkta endüstriyel üretimi geliştirme doğrultusunda önemli adımların atıldığı biliyorum. Görünen o ki, yapılanlar doğru da olsa yetersiz. Onun niçin topraklarımızı, meralarımızı, su kaynaklarımızı, denizlerimizi daha etkin kullanmanın yollarını aramayı sürdürmeliyiz. Makineden tarıma, turizmden sağlığa kadar her alanda son yıllardaki kayıplarımızı telafi etmenin ötesinde, daha büyük atılımların çabası içinde olmalıyız. Ve bu konuda tüm yatırımcılarımıza, üretimcilerimize, tüm vatandaşlarımıza ben güveniyorum, inanıyorum. Yeni Türkiye’nin inşasını 80 milyon hep birlikte gerçekleştireceğiz.”
Ayran içti
Konuşmasının sonunda, firmanın ürünlerinden olan ayranı içen Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce yaptığı bir konuşmada ‘Bu milletin millî içkisi ayrandır’ dediği için haftalarca kendisine saldırıldığını hatırlattı ve “Varsın saldırsınlar, bizim millî içkimiz ayrandır” dedi.
Sütaş Ege Sütçülük Projesi Tire Entegre Tesisleri
120 bin m2’lik arazide, 67 bin m2 kapalı alanda, 80 milyon dolarlık yatırımla kurulan Sütaş Tire Entegre Tesisleri bünyesinde, süt ve süt ürünleri fabrikası, yem fabrikası, eğitim merkezi, geri kazanım ve enerji üretim tesisi ve organomineral gübre tesisi yer alıyor. Tesiste, günlük 1.000 ton süt işlenerek yıllık 1 milyar TL ciro yapılması öngörülüyor. Günde 650 ton kapasiteli yem üretimiyle yıllık 180 milyon TL ciro hedefleniyor.
Sütaş’ın çiftliklerinin gübrelerinden ve fabrikalarının organik atıklarından elektrik üreten geri dönüşüm ve enerji tesislerinde ise 6 reaktörle günde 800 ton atık işlenerek 6,4 MWh elektrik, 6,1 MWh ısı enerjisi üretilecek. Enerji tesislerinde işlenen atıklardan organomineral gübre üreten tesis ise yılda 30 bin ton gübre üreterek 38 milyon TL ciro yapacak.
(5)