Cumhuriyetin ilk kuşak sanayicilerinden olan Ülker Grubu’nun kurucusu Sabri Ülker, 12 Haziran 2012 tarihinde hayata veda etti. Kırım’daki Sovyet ihtilalinin etkisiyle İstanbul’a göç etmek zorunda kalan Sabri Ülker, Ülker’i kurduğunda şu sözleri söylemişti: “Biz her insanın, hangi ülkede yaşarsa yaşasın, güzel bir çocukluk geçirme hakkına sahip olduğuna inanıyoruz.”
Sabri Ülker kimdir?
1920 yılında Kırım’da doğan Sabri Ülker, ailesiyle 1929 yılında İstanbul’a göç etti. 9 yaşında İstanbul’a gelen ve Kadırga İlkokulu’na kaydolan Sabri Ülker’in hafızasında o günlerin izi hiç silinmedi ve o günleri daha sonraları “Çok acılı anlarımız, günlerimiz ve aylarımız geçti. Unutmak mümkün mü? Babamızı ve bizi defalarca bu sürgün kafilelerine soktular” diyerek anlatacaktı.
Sabri Ülker, ilkokuldan sonra İstanbul Erkek Lisesi’ne kaydoldu. Orta ikinci sınıfta iken parasız yatılı sınavını kazanarak Bilecik Lisesi’ne gitti. Ortaokulu Bilecik’te, liseyi Kütahya’da okudu. Yükseköğrenim için Sultanahmet İktisadi ve Ticari İlimler Mekteb-i Âli’sine kaydolduğunda 2. Dünya Savaşı da başlamıştı.
‘Ülker’ markasının ortaya çıkışı
Sabri Ülker, yükseköğrenimini bitirdiğinde, savaş da sona erdi. Savaş yıllarında bisküvinin tadını unutan çocuklar için Ağabeyi Asım Ülker’le birlikte bisküvi üretmeye karar verdiler.
İki kardeş daha çocuk yaşlarında Besler fabrikasında çalışmış ve aile bir süre şekerleme dükkanı işletmişti. Bu tecrübelere güvenerek yola çıkan Sabri ve Asım Ülker Nohutçu Han’daki atölyede kendi bisküvi üretimlerini yapmak için kolları sıvamış ve o günleri Sabri Ülker şöyle anlatmıştı:
“Tahmin edersiniz 1944’te, 2.Dünya Savaşı’nın sorunlarını yaşayan genç cumhuriyetimizde üretim aletlerini bulmak çok zordu. 1944 yılı sonbaharında sabahın erken saatlerinde, İstanbul’un o zamanlardaki iş merkezi sayılan, Eminönü´ndeki Nohutçu Han´a geldim. Üçüncü kata çıktım ve hafifçe alçak bir yapıdan geçerek içeri girdim. Yaklaşık 100 metrekarelik alandaki kazanları, kepçeleri, kalıpları, arkada duran fırını ve diğer aletleri tek tek inceleyerek; ‘Bu işi başarmalıyım’ dedim.”
İki kardeş, oldukça eski olan bozulduğunda yedek parça olmadığından dolayı yeniden çalıştırılmaları zor olan makinalarda, ilk yıl günde 200 kilo bisküvi üretmeyi başardı.
Sabri Ülker’in başarısının sırrı
Sabri Ülker başarısının sırrını şöyle anlatıyordu: “Başarının temelinde önce, bıkmadan, usanmadan çalışma gelir. İkincisi dürüst çalışma, üçüncüsü ise kaliteli çalışmadır. Üretilen bir malın iyi olması, müşteriye cevap vermesi, yani aldığı paranın karşılısını vermesi gerekir. Dört; tanıtmaya çok önem verilmeli. Bunun üzerinde geniş bir şekilde durmak istiyorum. Reklama ilk günden itibaren önem verdik, şimdi de veriyoruz, daima vereceğiz. 1950´den beri Ülker´in reklamını yapmaktayız. Özellikle, kaliteli bir malın reklamı yapıldığı zaman, elde edilen netice büyük oluyor.“
Sabri Ülker, ana işi gıda ve içecek olan Yıldız Holding’in, 2012 yılı itibariyle Türkiye dahil 10 ülkede üretim yapabilen, 54 fabrika ve 300 markası olan, 80’inin üzerinde ülkeye ihracat gerçekleştiren bir firma olarak Onursal Başkanlığı görevini sürdürdü.
Ülker Grubu’nun kurucusu Sabri Ülker, 2000 yılında işleri oğlu Murat Ülker’e devretti ve 2012 yılında yaşlılığa bağlı nedenlerle 92 yaşında hayata veda etti.
1953 yılında, Sabri ve Asım ”Berksan” soyadını bırakıp, soyadlarını “Ülker” olarak değiştirdi. Ancak, Asım Ülker 1979 yılında çocukları Selçuk ve Faruk Berksan ile birlikte yeniden Berksan soyadını aldı. Asım Berksan, 1987 yılında, Ülker’deki yüzde 50 hissesini kardeşi Sabri Ülker’e devrederek ayrıldı ve Kar Gıda’yı kurdu.
GIDAHATTI DERGİSİNİ ÜCRETSİZ İNDİRİN
(76)