TCMB Başkanı Murat Çetinkaya, finansman kararlarında Türk lirasının esas alınmasının son derece önemli olduğunu belirterek, “Buradaki yaklaşımı (TL’ye destek çağrısı) Merkez Bankası olarak destekliyoruz.” dedi. Öte yandan, TCMB Fiyat Gelişmeleri Raporu’nda, ÖTV artışının Aralık ayında tüketici enflasyonunu olumsuz yönde etkileyeceği belirtildi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, “2017 Yılında Para ve Kur Politikası” konulu toplantıda, yakın dönemde yaşanan döviz kuru hareketlerinin 2017 yılı birinci çeyreğinden itibaren enflasyon üzerinde etkili olacağını ifade etti.
Söz konusu etkinin büyüklüğü ve zamanlaması, iktisadi faaliyet, kur oynaklığı, beklentiler gibi birçok faktöre bağlı olarak şekilleneceğini bildiren Çetinkaya, “Son dönemdeki döviz kuru gelişmeleri ve vergi ayarlamalarına rağmen gıda fiyatlarındaki olumlu görünüm ve iç talepteki ılımlı seyir nedeniyle yüzde 7,5 olan 2016 yılsonu enflasyon tahminimizi korumaktayız.” diye konuştu.
“Türk lirasının esas alınması önemli”
Çetinkaya, yerel paranın değerinin korunması, ticari işlemlerde ana değişim aracı olarak kullanılması ve finansman kararlarında Türk lirasının esas alınmasının son derece önemli olduğunu belirterek, “Buradaki yaklaşımı (TL‘ye destek çağrısı) Merkez Bankası olarak destekliyoruz. Merkez Bankasının temel amacı olan fiyat istikrarının sağlanması, Türk lirasının değerini ve kullanımını destekleyecek en büyük çaba.” şeklinde konuştu.
Döviz kurunda yeni dengenin nerede oluşacağının henüz belli olmadığını ve şokun bir bölümünün geri alınma olasılığının da olduğunu ifade eden Çetinkaya, şunları kaydetti:
“Geçmiş yıllarda benzer dönemi farklı saiklerle yaşadık. Bu dönemlerde yüksek frekanslı tedbirler beklenmemesi gerekir. Gelişmeleri dikkatle değerlendirip şokların geçiciliği, kalıcılığı ve ana trendler üzerindeki etkilerini yorumladıktan sonra Merkez Bankası gerekirse tüm araçlarıyla adım atmaya devam eder. Önümüzdeki dönemde de döviz kuru gelişmelerine bakışımız bu çerçevede şekillenecektir.”
Bu arada, Merkez Bankasının “2017 Para ve Kur Politikası” metninde döviz kuruna ilişkin, “Uygulanmakta olan döviz kuru rejiminde TCMB’nin nominal ya da reel herhangi bir kur hedefi bulunmamaktadır. Bununla birlikte TCMB, finansal istikrara yönelik riskleri sınırlamak amacıyla Türk lirasının iktisadi temellerle uyumlu olmayan bir şekilde aşırı değerlenmesine veya aşırı değer kaybına karşı kayıtsız kalmamaktadır.” Değerlendirmesini yaptı.
TCMB: ÖTV zammı tüketici enflasyonunu olumsuz etkileyecek
TCMB Kasım Ayı Fiyat Gelişmeleri Raporu’nu yayınladı. Raporda, ÖTV artışının Aralık ayında tüketici enflasyonunu olumsuz yönde etkileyeceği belirtildi. Ayrıca, Kasım ayı Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti’nde gıda yıllık enflasyonunun önemli oranda gerilediği bildirildi.
Aynı dönemde enerji enflasyonunun Türk lirasındaki değer kaybına bağlı olarak yükseldiğini ve son dönemdeki döviz kuru gelişmelerinin ise çekirdek enflasyon göstergelerine etkisinin toplam talepteki yavaşlamaya bağlı olarak nispeten zayıf seyrettiğini ifade edildi.
Raporda şu ifadelere yer verildi:
“Kasım ayında tüketici fiyatları yüzde 0,52 oranında artmış ve yıllık tüketici enflasyonu 0,16 puan düşerek yüzde 7,0 olmuştur. Bu dönemde H ve I endekslerinin yıllık değişim oranları sırası ile 0,12 ve 0,05 puan azalarak yüzde 6,89 ve 6,99 olarak gerçekleşmiştir.
Alt grupların yıllık tüketici enflasyonuna katkıları incelendiğinde, bir önceki aya göre enerji grubunun katkısı 0,18 puan artarken gıda grubunun katkısı 0,39 puan düşmüş hizmet ve temel mal gruplarının katkısında ise belirgin bir değişim gözlenmemiştir.
Mevsimsellikten arındırılmış verilerle enflasyonun üç aylık ortalamalara göre ana eğilimi incelendiğinde, çekirdek enflasyon göstergelerinde nispeten yatay bir seyir gözlenmiştir. Türk lirasında belirgin bir değer kaybının gözlendiği bu dönemde, hizmet grubu ana eğilimi bir miktar yükselirken toplam talep koşullarının sınırlayıcı etkisiyle temel mal grubu ana eğiliminde kayda değer bir bozulma gözlenmemiştir.
Kasım ayında hizmet fiyatları yüzde 0,29 oranında artmış, grup yıllık enflasyonu 0,14 puan yükselerek yüzde 7,94 olmuştur. Bu dönemde yıllık enflasyon ulaştırma ve kira grubunda gerilemiş, diğer alt gruplarda ise yükselmiştir. Ulaştırma grubunda fiyatlar, karayolu ve havayolu yolcu taşımacılığı hizmetlerine bağlı olarak gerilemiştir. Kiranın aylık artış hızı Kasım ayında bir miktar yavaşlamıştır. Lokanta otel grubunda ise turizm sektöründeki görünüme paralel olarak konaklama fiyatları gerilerken yemek hizmetlerinde fiyat artışları sürmüştür. Diğer hizmetlerdeki yükselişte paket tur fiyatları (yüzde 4,56) öne çıkarken bu gelişmede umreye gidiş ücretindeki yüzde 12,45 oranındaki artış belirleyici olmuştur.
Temel mal grubu yıllık enflasyonu Kasım ayında 0,22 puan azalarak yüzde 5,92 olmuştur. Bu dönemde yıllık enflasyon giyim grubunda belirgin oranda azalırken dayanıklı mal grubunda artmıştır. Aylık giyim enflasyonu yakın dönemdeki eğilimini koruyarak Kasım ayında da mevsimsel ortalamaların altında gerçekleşmiştir. Dayanıklı mal grubunda mobilya ve beyaz eşya fiyatları düşerken Türk lirasındaki değer kaybının yansıması büyük ölçüde otomobil fiyatlarıyla sınırlı kalmıştır. Giyim ve dayanıklı dışı temel mal grubu fiyatlarında ise ılımlı bir artış gözlenmiştir. Sonuç olarak, toplam talepteki yavaşlama Türk lirasında son dönemde gözlenen değer kaybının temel mal grubu yıllık enflasyonu üzerindeki yukarı yönlü etkisini sınırlamıştır.
Enerji fiyatları Kasım ayında yüzde 1,05 oranında artmış, Türk lirasında gözlenen değer kaybının da etkisiyle genele yayılan fiyat artışları gözlenmiştir. Akaryakıt, tüp gaz ve katı yakıt fiyatları bir önceki aya kıyasla sırasıyla yüzde 1,05, 3,34 ve 4,12 oranlarında artmıştır. Son üç aydaki birikimli fiyat artışı yüzde 13’e ulaşan akaryakıt grubunda bu seyrin Aralık ayında da süreceği öngörülmektedir. Sonuç olarak, enerji grubu yıllık enflasyonu bu dönemde 1,44 puanlık yükselişle yüzde 6,15 olmuştur.
Gıda ve alkolsüz içecekler grubu yıllık enflasyonu Kasım ayında 1,65 puan azalarak yüzde 3,55 olmuştur. İşlenmemiş gıda grubunda sebze fiyatlarına bağlı olarak mevsimsellikten arındırılmış verilerle düşüş eğilimi devam etmiş, yıllık enflasyon yüzde -0,02 olmuştur. Bununla birlikte bu dönemde beyaz et, bakliyat, yumurta gibi alt gruplarda fiyat artış eğilimi güçlü seyretmiştir. Özellikle bakliyat fiyatlarında son aylarda süregelen artışın Kasım ayında ivmelenmesi ve bu grupta yıllık enflasyonun yüzde 17 düzeyini aşması dikkat çekmiştir. İşlenmiş gıda fiyatları ise yüzde 0,28 oranında artarken grup yıllık enflasyonu yüzde 6,73’e gerilemiştir. Taze meyvesebze dışı gıda yıllık enflasyonu ise Kasım ayında bir miktar yükselmiştir.
Yakın dönemde otomobil, tütün ürünleri ve alkollü içeceklerde yapılan ÖTV artışının Aralık ayında tüketici enflasyonunu olumsuz yönde etkileyeceği, bu etkinin önemli bir kısmının da tütün ürünlerinden kaynaklanacağı not edilmelidir.
Yİ-ÜFE
Yurt içi üretici fiyatları Kasım ayında yüzde 2,0 oranında artmış, yıllık enflasyon 3,57 puan yükselerek yüzde 6,41 olmuştur. Bu artışta, Türk lirasındaki değer kaybı ve uluslararası emtia (metal) fiyatlarındaki yükselişe ek olarak baz etkisi belirleyici olmuştur. Yıllık enflasyon imalat sanayisinde yüzde 8,25’e, petrol ve ana metal hariç imalat sanayisinde ise yüzde 6,62’ye yükselmiştir.
Ana sanayi gruplarına göre incelendiğinde, Kasım ayında fiyatlar alt gruplar genelinde artış göstermiştir. Ara malı fiyatlarındaki yükselişte değerli ana metaller, sermaye malı fiyatlarında ise metal yapı ürünleri, özel amaçlı makine ve motorlu kara taşıtları belirleyici olmuştur. Dayanıklı tüketim malı fiyatlarındaki artışta mobilya, dayanıksız tüketim malları fiyatlarındaki yükselişte ise et ve et ürünleri öne çıkmıştır. Sonuç olarak, Kasım ayı Türk lirasındaki değer kaybına bağlı olarak tüketici fiyatları üzerinde üretici fiyatları kaynaklı maliyet baskılarının güçlendiği bir dönem olmuştur.”
(3)