Ekonomi Bakanlığı ABD menşeli pamuğun ithalatına vergi getirmesinin misilleme olmadığını bildirdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada, ABD menşeli pamuğun ithalatına Nisan ayı ortasında vergi getirilmesinin ‘misilleme’ olarak değerlendirildiği belirtilerek, “ABD tarafından ülkemiz menşeli ürünlere yönelik yürürlüğe koyulan önlem kararları ile bir ilişkisi bulunmamakta ve bunlara bir misilleme niteliği de taşımamaktadır” denildi.
Ekonomi Bakanlığı’nın kendi inisiyatifiyle açtığı soruşturma sonunda ABD menşeli pamuğun ithalatına Nisan ayı ortasında vergi getirmesini bazı basın organlarında misilleme olarak değerlendirildiğini ancak bu verginin teknik bir uygulama olduğunu, misilleme olmadığını açıkladı.
“Yerli üretime dampingli ithalat nedeniyle zarar veriyor”
Ekonomi Bakanlığı re’sen, yani kendi inisiyatifiyle ABD menşeli pamuğun ithalatında 2014’te soruşturma başlatmış, Resmi Gazete’de Nisan ortasında yayımlanan tebliğe göre, yerli üretime dampingli ithalat nedeniyle zarar verdiği gerekçesiyle ABD menşeli pamuğa kesin önlem kararı alınarak sigorta ve navlun dahil fiyatı (CIF) üzerinden aynı günden itibaren geçerli olmak üzere yüzde 3 gümrük vergisi getirilmişti.
“Misilleme niteliği de taşımamaktadır”
Ekonomi Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “ABD menşeli pamuk ithalatında açılan damping soruşturması… Dünya Ticaret Örgütü kuralları ve kaideleri çerçevesinde haksız rekabetin önlenmesi amacıyla yürütülen tamamen teknik bir uygulamadır. Soruşturmanın ve soruşturma sonucunda alınan önlem kararının bazı basın organlarında yer aldığı üzere ABD tarafından ülkemiz menşeli ürünlere yönelik yürürlüğe koyulan önlem kararları ile bir ilişkisi bulunmamakta ve bunlara bir misilleme niteliği de taşımamaktadır” denildi.
Ticaret ve sektör kaynakları re’sen açılması nedeniyle soruşturmayı ABD’nin Türkiye menşeli inşaat çeliği ve petrol borusuna ürünlerine getirdiği gümrük vergisine tepki olarak değerlendirmişlerdi.
ABD’li üretici ve tüccarları temsil eden Ulusal Pamuk Kurulu (NCC) ise “Gümrük vergisi getirilmesine karşı çıkmaya devam edeceğiz ve kararın geri alınması için DTÖ mekanizmaları ve Türk hukuk sistemi dahil olmak üzere hangi yolları kullanabileceğimizi araştıracağız” demişti. Kaynak: REUTERS
GIDAHATTI DERGİSİNİ ÜCRETSİZ İNDİRİN
(1)