Birleşmiş Milletler’in açıklamasına göre, Monsanto ’nun Roundup isimli herbisit (yabancı ot öldürücü) ürününde kullandığı tartışmalı madde glifosat, kansere yol açmıyor.
1970’li yıllarda Monsanto firması tarafından kullanıma sokulan glifosat, firmanın en çok satan ürünü Roundup’ta ve dünyadaki birçok diğer herbisitte kullanılıyor.
Avrupa Parlamentosu geçtiğimiz ay glifosat kullanımının kısıtlanması konusunda AB’den talepte bulunmuştu.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) pestisit uzmanları tarafından yapılan bir değerlendirmeye göre, beslenme yoluyla glisfosata maruz kalmak insanlar için kanserojen riski teşkil etmiyor.
Glifosat kanserojen mi değil mi? Farklı görüşler ve WHO
Bu ifadenin, WHO’nun Uluslararası Kanser Araş tırmaları Dairesi (IARC) tarafından Mart 2015’te yapılan ve glifosatın büyük bir ihtimalle kansere neden olduğunu öne süren bulgusuyla ters düştüğü ifade edildi. Ancak WHO’ya göre bu 2 bulgu çelişkili değil.
IARC bulgusunun, glifosatın insan sağlığı için zararlı olup olmadığı sorusuna dayandığını söyleyen WHO, buna aşırı derecede yüksek seviyede maruz kalmanın da dahil olduğunu söyledi.
WHO ile FAO’nun ortak paneli, glifosatın gıda yoluyla küçük miktarlarda tüketiminin insanlarda neden olduğu riski değerlendirmek için tüm mevcut bilimsel verileri değerlendirdi.
Glifosatın tamamen yasaklanması çağrısını yapan Greenpeace gibi aktivist gruplar, WHO’nun önceki bulgusuna atıfta bulunmuştu.
28 AB üye ülkesinden yetkililer ve Avrupa Komisyonu, konunun her 2 tarafının şiddetli lobi çalışmalarının arasında kalmış ve glifosat onayıyla ilgili kararı ertelemişti.
Monsanto, en önemli ürününün pazar onayını korumak için yoğun mücadele verdi. En son BM bulguları ise kararın Monsanto tarafında olmasını sağlayabilir.
Önemli AB ülkeleri arasında Fransa ve Avusturya glifosata karşı çıkarken, İngiltere ve Almanya genel kullanımı destekleyeceğini açıklamıştı.
Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu konuya nasıl bakıyor?
Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA), Kasım 2015’te yaptığı açıklamada, glifosatın insanlarda kansere yol açmasının mümkün görünmediğini, herbisitin kalıntı miktarı için önerilen daha yüksek limitlerin de insan tüketimi için güvenli olduğunu kabul ettiklerini açıkladı.
AB politikacılarına danışmanlık yapan EFSA’nın kararının, Avrupa Birliği’nin glifosat onayını yenilemesi önündeki yolu açması bekleniyor.
EFSA, detaylı bir analiz yaptığını ve IARC’nin bulgularını göz önünde bulundurduğunu açıklamıştı. Greenpeace ise EFSA’nın raporunu bir aklama çabası olarak nitelendirmişti.
GIDAHATTI DERGİSİNİ ÜCRETSİZ İNDİRİN
(1)